6 Kasım 2013 Çarşamba

Günün Olayları

Dört Günün Olayları

  1. Dinleme
  2. Sarıgül CHP'de
  3. Enflasyon
  4. Emekliye promosyon
  5. Yunanistan'da ev fiyatları
  6. Kopenhag, GalataSaray
  7. Norveç Kralı
  8. İki kanuna onay

 Dinlemenin Verdiği Zarar


    03.11.2013

Başkan Obama, Ulusal Güvenlik Ajansı'nın (NSA) Fransa ve Almanya'daki dinleme faaliyetlerinin kontrol altında olduğu konusunda bu yakın müttefiklerini ikna etmeye çalışıyor. Fakat bunda tam anlamıyla başarılı olamadı. Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande ve Almanya Şansölyesi Angela Merkel'e güven vermek için Obama'nın gösterdiği çabalar, öyle görünüyor ki, ajansın yurt içinde de aşırıya varan faaliyetleriyle ilgili olarak Amerikan kamuoyuna yapılan açıklamalar kadar yetersiz. Fransız gazetesi Le Monde, ajansın 30 günlük bir süre içinde Fransa'daki 70 milyonu aşkın telefon görüşmesi ve mesajı hakkında veri topladığını bildirdi. Yani uluslararası teröristlerle ilgili takip programı meşru yolların çok ötesine geçmiş gibi görünüyor. Merkel'in gizlice dinlendiği haberleri karşısında Obama, Alman şansölyenin telefonlarının şu an takip edilmediği ve gelecekte de takip edilmeyeceği konusunda ona güven verdi, ancak geçmişteki izlemeler hakkında net bir şey söylemedi. The New York Times'tan David Sanger ve Mark Mazzetti, izlemelerin George W. Bush zamanına kadar geri gittiğine dair Almanya'nın elinde kanıtlar olduğunu bildirmişti. İngiliz gazetesi The Guardian da, Edward Snowden'ın ajans içinden sızdırdığı bir nota dayanarak, NSA'nın 2006'da en az 35 dünya liderinin telefon konuşmalarını dinlediğini bildirmişti. NSA'nın, izleme programına yeni telefon numaraları eklenmesi için Amerikalı diplomat ve yetkilileri cesaretlendirdiği anlaşılıyor. Hal böyleyken yabancı liderlerin telefon numaralarını artık ABD yetkilileriyle paylaşmak istememeleri çok mu şaşırtıcı olur? Bu tip izleme faaliyetleri müttefiklerin güvenini de, terör ve benzeri tehditleri önlemek için onların gizli bilgileri paylaşma isteklerini de zedeler. Dolaylı bir zarar da, ABD'nin kendi kurallarına göre oynadığı ve en yakın demokratik müttefiklerinden bazılarının ne egemenliğine, ne de siyasi hassasiyetlerine saygı gösterdiği izleniminin yaratılması. Amerika'nın güvenliği, uluslararası ittifaklarının gücü ve güvenilirliği üstünde kuruludur. Washington kırdığı potu onarmak istiyorsa, izleme kurallarıyla ilgili resmi bir anlaşmayı müzakere etmek için Almanya ve Fransa'nın yaptığı yeni öneriyi ele almalıdır. Ayrıca bundan sonraki adımların da Obama'dan gelmesi gerekiyor. Obama mahremiyet-güvenlik dengesini kurmak için muğlâk vaatlerden vazgeçip ikna edici olmalı, NSA'nın yurt dışı ve içindeki haddi aşan izleme programlarını sınırlandıracak somut düzenlemeler getirmelidir.

 CHP'den şok açıklama: 'Affettik ancak...'


    Giriş Saati: 04.11.2013 11:59    Güncelleme : 04.11.2013 11:59

44 oyla Cumhuriyet Halk Partisi'ne dönen Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül'ün cezasının sabit kalarak affedildiği iddia edildi.

CHP Parti Meclisi, Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül'ün 2005 yılında alınan ihraç kararını 44 oyla kaldırdı; 10 üye ret oyu verirken 4 üye boş oy kullandı. Bir CHP Genel Başkan Yardımcısı, "Basına yansıyan dilekçesinin kabul edilmeyeceğini anlayınca yeni bir dilekçe ulaştırılmış genel merkeze. Yani biz 'üyeliğe iadesini' değil 'af edilmesini' oyladık, karara bağladık. Yani cezası sabit ancak affedildi" dedi. CHP PM'nin yaklaşık 7 saat süren toplantısının son gündem maddesi Şişli Belediye Başkanı Sarıgül'ün, hakkındaki ihraç kararının kaldırılması isteğiyle yaptığı başvurunun oylanmasıydı. Saat 17.00'de başlayan kapalı oylama yaklaşık bir saat sürdü. 61 üyeli Parti Meclisi'ndeki oylama öncesi konuşan isimler arasında bulunan İlhan Cihaner ve Oğuz Oyan'ın, Sarıgül'ün dönüşüne muhalif oldukları öğrenildi.

İADE DEĞİL AF

Sarıgül, bizzat CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na elden teslim ettiği dilekçesinde "Hakkımdaki haksız ihraç kararının kaldırılarak parti üyeliğimin iade edilmesini bilgilerinize arz ederim" demişti. Ancak bazı PM üyelerinin oylama öncesinde "Sarıgül'ün basına yansıyan dilekçesi hukuksal olarak kabul edilebilir değil. Affedilmesini istemiyoruz" itirazında bulundu. İtirazlar üzerine toplantı divanından "Bize basına yansıyandan farklı bir dilekçe ulaştı" bilgisi geldi. Hürriyet'in haberine göre bir CHP genel başkan yardımcısı bu durumu "Basına yansıyan dilekçesinin kabul edilmeyeceğini anlayınca yeni bir dilekçe ulaştırılmış genel merkeze. Yani biz 'üyeliğe iadesini' değil 'af edilmesini' oyladık, karara bağladık. Yani cezası sabit ancak affedildi" sözleriyle özetledi.

 Enflasyon gıda ve giyimle arttı


    05.11.2013

Enflasyon ekimde gıda ve giyimin etkisiyle beklentilerin üzerinde yükseldi. Tüketici Fiyatları Endeksi (TÜFE) son 1 yılın en yüksek seviyesine çıktı. Ekimde TÜFE yüzde 1.8 arttı. Ekimde TÜFE'deki sert artışa rağmen bir önceki yıl aynı dönem elektrik ve doğalgaza yapılan zamların oluşturduğu baz etkisi nedeniyle yıllık enflasyon gerileyerek yüzde 7.71'e geldi. Eylülde yıllık enflasyon yüzde 7.88'di. Ekim ayında en yüksek aylık artış yüzde 9.56 ile giyim ve ayakkabı grubunda gerçekleşti. TÜFE'deki artış sonrası Merkez Bankası'nın birkaç gün önce açıkladığı yüzde 6.8 olan yıl sonu enflasyon tahminine ulaşılma ihtimali ortadan kalktı.

Emekliye promosyon 80 liraya çıktı


    HAZAL ATEŞ    05.11.2013

Emekli maaş promosyonu görüşmelerinde 'memurişçi' pazarlığı nedeniyle yaşanan tıkanıklık Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik'in 'rest' çekmesiyle aşılıyor. Edinilen bilgilere göre, bankalar, 2 milyona yakın memur emeklisine promosyon ödenmesine sıcak bakıyor. 8 milyona yakın işçi emeklisine promosyon ödemesi konusunda ise soğuk davranıyor. Bakan Çelik'in görüşmelerde "Memur-işçi ayırımı yapılamaz" demesi üzerine bankalar çözüm arayışını hızlandırdı. Görüşmelere katılan Vakıfbank ve Ziraat Bankası'nın promosyon konusunda yıllık azami 80 liraya kadar çıktığı öğrenildi. Nihai tablo kamu bankalarının bağlı olduğu Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'a sunuldu. Son sözü Başbakan Recep Tayyip Erdoğan söyleyecek. Edinilen bilgiye göre, uzun zamandır süren promosyon pazarlığının yılbaşından önce noktalanması bekleniyor.

İYİLEŞTİRME VERİN!

Pazarlık masasında bankaların ilginç bir öneri getirdiği de belirtildi. Buna göre, bankalar promosyon ödemesini bakanlığın iyileştirme şeklinde emeklilere vermesini önerdi. Ancak bunu Çalışma Bakanlığı kabul etmedi. Emeklilerin maaş ödenmesinin yüzde 80'i kamu bankaları üzerinden yapılıyor. PTT ile birlikte bu oran yüzde 90'ı buluyor. Özellerin payı ise yüzde 10 civarında.

SGK 120 MİLYAR ÖDÜYOR

SGK, 10 milyon 459 bin emekli için bankalar aracılığıyla yılda yaklaşık 120 milyar lira maaş ödüyor. Emeklilerin önemli bir bölümü maaşlarını bankamatikle alıyor. Bu nedenle 10 liranın altındaki paralar bankada kalıyor. Ayrıca SGK, emekli maaşlarını önceden bankalara aktarıyor.


 Türk akını başladı


Giriş Saati: 05.11.2013 11:01     Güncelleme : 05.11.2013 15:14

Krizdeki Yunanistan'da evlerin fiyatları yüzde 60 ucuzladı. Türkler fırsatı kaçırmadı. Başta adalar olmak üzere tüm ülkeye Türk akını başladı.

Türkler, dünyaca ünlü zenginlerin vazgeçemediği Yunan adalarında ev sahibi olmaya başladı. Ekonomik krizle birlikte ev fiyatlarının yüzde 50-60 düştüğü Yunanistan'da, son birkaç ayda 9 bin 300 Türk ev aldı. Bu evlerin 8 bini ise ülkedeki adalarda bulunuyor. Atina merkezli emlak firması Ploumis'e göre; Türkler'in tercih ettiği evlerin fiyatları ortalama 300 bin euro civarında. Ancak bu evler 2009 yılında 500 bin euro ile 700 bin euro arasında el değiştiriyordu. Yunanistan'daki ağır kriz, evlerin yarı fiyatına düşmesine neden olurken; esnafa da ağır darbe indiriyor. Vergi ve kredilerin altından kalkamayan esnaf, kepenk kapatıyor.

ESNAF DA KAN AĞLIYOR

Pek çok esnaf dükkanını kapatırken; çalışmaya devam edenler ise alım gücünün düşmesi nedeniyle iş yapamıyor. Yunanistan Ticaret Genel Sekreterliği, ülkedeki tüm ticaret odalarının verilerine dayanak açıkladığı bilgilerde, geçen yıl 45 bin 23 işyerinin kapandığını ve sadece 40 bin 170'inin yeniden açılabildiğini açıkladı. Küçük işletmeleri temsil eden GSEVEE verilerine göre ise, geçen yılın son 6 ayında yılın ilk yarısına oranla işletmelerde yüzde 82 kötüleşme gerçekleşti. Yine aynı verilere göre yaklaşık 170 bin küçük işletme, yılın sonuna kadar kapanma tehlikesiyle karşı karşıya.

Kopenhag, G.Saray'ı fena dövdü


FUTBOL Giriş Saati : 06.11.2013 16.33 Güncelleme : 06.11.2013 16.33

UEFA Şampiyonlar Ligi B Grubu'nda Galatasaray'ı 1-0 yenen Kopenhag'ın galibiyeti, ülke basınında geniş yer buldu. Kopenhag, G.Sarayı fena dövdü

Danimarka basınından BT, Metroexpres ve Extra Bladet gibi gazeteler, Kopenhag'ın zorlu bir mücadele sonucunda İstanbul'daki maçın "intikamını" aldığını ve Danimarka ekibinin aldığı galibiyetle gruptan çıkma mücadelesindeki şansını sürdürdüğünü vurguladı. Parken Stadı'nda Braaten'in golüyle gelen galibiyetin ardından "Braten'in gecesi", "Gala eğlencesi", "Kopenhag için saygı", "Kopenhag ilk yarıda Galatasaray'ı fena dövdü" başlıklarını kullanan basın, grupta oluşan son puan durumunun ardından daha zevkli bir hale geldiği görüşünde birleşti. Kopenhag'ın Galatasaray zaferiyle Avrupa'yı da şaşırttığının altını çizen spor yorumcuları, "Devler Ligi" gruplarında Danimarka ekibinin hiç yenilmediği Parken Stadı'nın "en çok korkulan stadyum" haline geldiği ifadesini kullandı. Real Madrid, Galatasaray ve Juventus gibi önemli takımların yer aldığı bir gruptan, Kopenhag'ın çıkma şansının ilk zamanlarda görülmediği belirtilirken, dördüncü maçın ardından takımın nefes aldığı ve üst tura devam etme şansını yakaladığı değerlendirmesinde bulunuldu. Teknik Direktör Stale Solbakken'in maçın ardından yaptığı açıklamada, "Şampiyonlar Ligi'nin sadece büyük takımların ligi olmadığı" vurgusunu yaptığı da hatırlatıldı. Danimarka şampiyonunun, Galatasaray karşısında ilk yarıdaki mükemmel oyunu ile galip geldiği belirtilirken, maçın ardından Galatasaray Teknik Direktörü Roberto Mancini'nin, "Bu sonuçla artık Juventus'a karşı kazanmak zorundayız" sözlerine de yer verildi.


 Gül, Norveç Kralı ile görüştü: Hedefimiz AB'ye tam üyelik


    CEYDA KARAASLAN    06.11.2013

Gül, davetlisi olarak Türkiye'yi ziyaret eden Norveç Kralı 5. Harald'la, Çankaya Köşkü'nde görüştü. Görüşmenin ardından düzenlenen basın toplantısında Gül, AB ile yeni faslın açılmasına ilişkin "Türkiye olarak bizim hedefimiz tam üyelik müzakerelerini kesinlikle başarılı bir şekilde tamamlamak. Sonrasında belki Türk halkı da Norveç gibi olmak ister. Ancak AB üyesi ülkelerin, müzakere sürecini tıkamamaları lazım. Biz bu hedeflerimize sıkı sıkı bağlı olacağız" dedi. Kral Harald ise "Türkiye'nin hazırlayacağı yeni anayasayı destekliyoruz" diye konuştu. Öte yandan Norveç Kralı Harald ve Cumhurbaşkanı Gül birbirlerine karşılıklı 'Devlet Nişanı' takdim etti. Ziyaretin akşamki bölümünde ise Norveç Kralı ve eşi onuruna Çankaya Köşkü'nde yemek verildi. Gül burada, Türkiye olarak Norveç'i barış ve arabuluculuk çalışmalarında en temel ortaklar arasında gördüklerini belirterek "Türkiye ve Norveç, NATO ittifakı kapsamında iki kanat ülkesi olarak Avrupa'nın güvenliğine büyük katkı sağlamıştır" dedi. Norveç Kralı Harald ise "Türkiye'nin demokrasi ile ilgili hedef ve emelleri yücedir" dedi.

KRAL YEMEK PİŞİRECEK

Norveç Kralı 5'inci Harald, bugün İstanbul'da düzenlenecek resepsiyonda Gül çiftine kendi elleriyle yemek pişirecek. Kral, Çırağan Sarayı'nın mutfağında Norveç'in ünlü uskumru balığından yapılan bir yemek hazırlayacak. Türk öğrenciler de davetliler için Türk ve Norveçli şefler eşliğinde özel bir yemek yapacak. Miniklerin etkinliği iki ülke arasında deniz ürünleri tanıtımıyla ilgili proje kapsamında düzenlendi.

 Gül'den o iki kanuna onay


AA    Giriş Saati: 06.11.2013 14:51    Güncelleme : 06.11.2013 16:51

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Nevşehir Üniversitesi'nin adını "Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi" ve Siirt'in Aydınlar ilçesinin adını "Tillo" olarak değiştiren kanunu onayladı. Cumhurbaşkanlığı Basın Merkezi'nden yapılan açıklamaya göre, Cumhurbaşkanı Gül iki kanunu onaylayarak, yayımlanmak üzere Başbakanlığa gönderdi. Açıklamada Gül'ün, "Güneydoğu Avrupa Savunma Bakanları Süreci Çerçevesinde Koordinasyon Komitesi Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun" ile "Bir Üniversite Adı ile Bir İlçe Adının Değiştirilmesi Hakkında Kanun"u, Anayasanın 89'uncu maddesinin birinci fıkrası ile 104'üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca yayımlanmak üzere Başbakanlığa gönderdiği belirtildi.