25 Mayıs 2013 Cumartesi

Antalya Güncesi

Osmanlı Devleti'ne bilimsel taltif.


Etkinlik Ayrıntıları Tüm EtkinliklerTüm Duyurular | Anasayfa Eklenme Tarihi: 25.05.2013 Okunma Sayısı: 150

II. Abdülhamid Han Hazretlerine Onursal Doktora

Bugün Karabük Üniversitesi olarak,  Doğu ve Batı medeniyetlerini buluşturan Hicaz Demiryolunun banisi, 34. Osmanlı Sultanı, 113. İslam Halifesi II. Abdülhamid Han Hazretlerini demiryollarına katkılardan dolayı Üniversitemiz Raylı Sistemler Mühendisliği’nin teklifi ile Üniversite Senatomuzun almış olduğu karar ile 34. Osmanlı Sultanı II. Abdülhamid’e Onursal Doktora Unvanı verildi. Üniversitemiz Prof. Dr. Bektaş Açıkgöz Konferans Salonu'nda gerçekleştirilen törene, Karabük Vali Vekili Abidin Ünsal, Rektörümüz Prof. Dr. Burhanettin Uysal, Bartın Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ramazan Kaplan,  Muş Alparslan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nihat İnanç, Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İrfan Aslan, Rektör Yardımcımız Prof. Dr. İbrahim Kadı, Dekanlarımız, Kardemir Üniversitemiz Akademik ve İdari personel, öğrencilerimiz ve davetliler katıldı. Tören öncesi tüm katılımcıları Prof. Dr. Bektaş Açıkgöz Konferans Salonu önünde Üniversitemiz Bayan Ana Mehteran Takımı karşıladı. Onursal Doktora Payesi Takdim Töreni Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaşları ve aziz şehitlerimiz huzurunda bir dakikalık saygı duruşunun ardından İstiklal Marşı'nın okunması ile başladı. İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından TRT Ankara Radyosu Saz Sanatçıları ve Üniversitemiz Safranbolu Fethi Toker Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi Müzik Bölümü Öğretim Görevlisi Hasan Hacı Süleymanoğlu Hicaz Makamında bestelenmiş eserleri seslendirdiler. Onursal Doktora Payesi Takdim Töreni açılış konuşmalarını gerçekleştiren Rektörümüz Prof. Dr. Burhanettin Uysal; “Böyle anlamlı bir günde Karabük Üniversitesi’nde bizlerle birlikte olduğunuz için teşekkür etmek isterim. Bugün bizim için tarihi bir gün. Belki de Yüzyılın Vefasını gerçekleştiriyoruz.  Karabük Üniversitesi’nin 29 Mayıs’ta 6. Kuruluş yılını kutlayacağız. Geçen 6 yıllık süre içerisinde Karabük Üniversitesi akranlarıyla kıyaslanamayacak oranla farklı bir gelişme sergiledi. Bu gelişmenin arkasında tamamen Karabük halkının Karabük Üniversitesi’ni gönlünde sahiplenmesi ve büyütmesi yatmaktadır. Ben hepinizin huzurunda değerli hemşerilerime şükranlarımı arz ediyorum. Karabük Üniversitesi 2007 yılında kurulunca diğer şehirlerden farklı olarak çok hızlı büyüdü. Bugün üniversitemiz dünyanın her tarafında tanınan ve geçerliliği olan diploma vererek, ender üniversitelerden bir tanesi konumuna gelmiştir. Türkiye’nin en hızlı büyüyen üniversitesi iddiasını taşıyan üniversitemiz büyürken asla bilinenleri tekrarlamadan bünyesine Türkiye’de ilkleri kattı. Türkiye’nin ilk Demir Çelik Enstitüsü, ilk ulaştırma mühendisliği, ilk tıp Mühendisliği, ilk Endüstriyel Tasarım Mühendisliği ve ilk raylı Sistemler Mühendisliği. Bunlardan en önemlisi beklide Raylı Sistemler Mühendisliği bölümünü kurarak yaptı. Raylı Sistemler Mühendisliği’nin ülkemizde sadece Karabük Üniversitesi’nde bulunmasından dolayı kısaca bir bilgi vermek istiyorum. Makine mühendisliğine bağlı bir program olarak açtık. Raylı Sistemler Mühendisliği’nden mezun olan öğrencilerimiz aynı zamanda Makine Mühendisliği’nin hak ve yetkilerini kullanabilecekler. Bir yıl hazırlık sınıfı okuduktan sonra dört yıl akademik çalışma neticesinde üniversitemizden mezun olup raylı sistemlerle ilgili teknik eleman olarak ülkemizde ve yurt dışında hizmet verecekler. Bunlar eğitim öğretim döneminde makine mühendisliğinin almış olduğu tüm dersleri almakla birlikte yol yapımı, sinyalizasyon lokomotif tasarımı gibi birçok dersi alarak üniversitemizden mezun olacaklar. Mezun olabilmeleri içinde sistemi tamamen biri yük taşımacılığı biri de insan taşımacılığı olarak lokomotifinden hattına sinyalizasyonuna varana kadar iki tane projeyi yapmadan da üniversitemizden mezun olma şansları yok. Sizlerde yakinen takip ediyorsunuz hükümetimizin aldığı kararla raylı sistemlere %51 yerli üretim getirildi. Bugünden itibaren ülkemizde raylı sistemlerle ilgili çok fazla yatırım yapılacaktır. Ülkemizde bir asır önce demiryoluna ne kadar ehemmiyet verildiği ve bu hatların inşasında çok büyük katkısı olan Sultan II. Abdülhamid’in nasıl bir hizmet şuuruna sahip bir devlet adamı olduğu ortadadır.  Osmanlı Devleti’nde demiryolunun yaygınlaştığı ve demiryolu yatırımının en çok yapıldığı dönem, II. Abdülhamid devridir. 1889- 1898 döneminde, 5350 km’lik demiryolu inşası için izin verilmiştir. O günkü şartlarda ve teknolojik imkânlarla yapılan bu yatırım çok büyük ve önemlidir. Hicaz Demiryolu özellikle İstanbul ile Kutsal Topraklar arasındaki ulaşımı güçlendirmek için yapılmıştır, bu bölgelere taşınacak askerlerin ulaşımının kolaylaşması, hacıların daha güvenli bir şekilde hacca gidip gelmesi öncelikli hedeflerdir.  II. Abdülhamid Hanın yakından ilgilendiği bu demiryolu inşaatına, 1 Eylül 1900 tarihinde Şam’da yapılan resmi bir törenle fiilen başlandı. Hicaz Demiryolu inşaatında 2666 kâgir köprü ve menfez, yedi demir köprü, dokuz tünel, 96 istasyon, yedi gölet, 37 su deposu, iki hastane ve üç atölye yapılmıştır. 161 km.lik Hayfa hattıyla birlikte 1464 kilometre olan Hicaz hattı 27 Ağustos 1908 tarihinde ilk trenin Şamdan hareketiyle açıldı. Hicaz Demiryolu Batılılara göre gerçekleşmesi zor bir rüyaydı. Fakat 8 yıl gibi inanılması güç bir zamanda tamamlandı. Dünyada belki de borçsuz, faiz ödemesi olmayan ve tamamlandığında kâra geçmiş tek demiryolu Hicaz Demiryolu’dur. Bir rüyaydı; zira yapımı gibi ömrü de çok kısa sürdü. Bin bir güçlükle tamamlanan bu yol sadece 8 yıl işletmeye açık tutulabildi ve ilk dünya savaşı ile birlikte tarihteki yerini alırken, izleri günümüze dek barışa hasret bir coğrafya üzerinde yaşamaya devam etti. Tarihte yer edinmiş, Rüya olarak değerlendirilmiş Hicaz Demiryolu ve banisi için bugün, bizim elimizden gelen yad etmek ve teşekkür etmektir. Bizde teşekkürümüzü, sizlerin huzurunda bugün Doğu ve Batı medeniyetlerini buluşturan Hicaz Demiryolunun banisi, 34. Osmanlı Sultanı 113. İslam halifesi II. Abdülhamid Han Hazretlerini demiryollarına katkılardan dolayı adına hanedanın ülkemizde yaşayan en yaşlı üyesi Harun Osmanoğlu’na fahri Doktora Unvanı vererek ediyoruz. Ben Karabük Üniversitesi Senatosu’na da bu göstermiş olduğu kadirşinaslıktan dolayı da şükranlarımı arz ediyorum. Konuşmamı Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün bir sözüyle bitirmek istiyorum. “Türk Çocuğu Ecdadını Tanıdıkça Daha Büyük İşler Yapmak İçin Kendinde Kuvvet Bulacaktır” Sevgi ve Saygılarımı sunuyorum.” dedi. Açılış konuşmasının ardından ‘II. Abdülhamid ve Hicaz Demiryolları’ belgeseli izlendi ve ardından Onursal Doktora Unvanı için Senato Kararı okundu. Rektörümüz Prof. Dr. Burhanettin UYSAL, 34. Osmanlı Sultanı II. Abdülhamid’in Onursal Doktora Payesini Osmanlı Hanedanının ülkemizde yaşayan en yaşlı üyesi 34. Osmanlı Sultanı II. Abdülhamid 3. Kuşak torunu Şehzade Harun Osmanoğlu’na binişini giydirdi ve Onursal Doktora Payesini takdim etti. 34. Osmanlı Sultanı II. Abdülhamid’in 3. Kuşak torunu Şehzade Harun Osmanoğlu; “Böyle bir güzel günde öncelikle Sayın Valimiz, Rektörümüz, Şehir dışından gelen Rektörlerimiz, Hocalarımız, Öğretmenlerimiz, Birbirinden değerli Üniversiteli kardeşlerimiz ve Basın mensuplarımız burada olmaktan çok mutluyuz. 110 senedir ilk defa bir şey yapılıyor. Bu yeni bir şeydir. O kadar çok mutluyuz ki söyleyeceğimiz sözler boğazımızda düğümleniyor. Çok heyecanlıyız böyle bir olayın ilk defa Karabük Üniversitesi’nde Sayın Rektörümüz Prof. Dr. Burhanettin Uysal tarafından yapılması ayrıca bizi çok mutlu etti.” dedi. Onursal Doktora Payesi Takdim Töreni’nin ardından Üniversitemiz Teknoloji Fakültesi Fuaye Alanı’nda gerçekleştirilen ‘1908’den Bugüne Hicaz Demir Yolu’ resimlerinin sergilendiği sergi açılışına geçildi. Araştırmacı öğretmen Mustafa Gezici tarafından yaklaşık 55 tane belgenin sergilendiği serginin açılışını Karabük Vali Vekili Abidin Ünsal ile Rektörümüz Prof. Dr. Burhanettin Uysal gerçekleştirdiler. Etkinlik Fotoğrafları İçin Tıklayınız..!