31 Ağustos 2013 Cumartesi

Yazın dünyasından

31 Ağustos 2013 - 02:30     Milliyet.com.tr »     Gündem Ana Sayfa »    Gündem Yazarları »    Çetin Altan

Kabaklar ha patladı ha patlıyor Şam’da

Çetin Altan Şeytanın gör dediği c.altan@bnet.net.tr

Komşumuz Suriye’de uzun zamandan beri bir iç savaş sürüyordu; kimyasal silahların da kullanıldığı ortaya çıkınca, dünyanın gözleri Suriye’ye dikildi. Türkiye’ye de milyondan fazla Suriyeli kaçmıştı; daha en az yarım milyonun da kaçacağı öngörülüyordu.
***
Biz de onları Urfa’nın Ceylanpınar gibi sınırdaki ilçeleriyle, Hatay’ın ilçeleri arasındaki “askeri kamplara” yerleştiriyorduk. Oralarda kendi aralarında kavgaya tutuşanlar da oluyordu.
***
Marx ile Engels’in dediği gibi, bu tür olaylarda boşa harcanan enerjiler, üretime yönetilse ne bizde fakir kalırdı, ne Suriye’de. Ama olamıyordu işte; siyasetçiler öyle düşünmüyorlardı.
***
Suriye Devlet Başkanı Esad’ın başında patlayan, yahut patlayacak olan kabak; ne sakız, ne asma kabağıydı; bir insanın zor kucaklayabileceği “balkabağıydı”.
***
“Kabak” sözcüğü, halk dilinde de çeşitli anlamlar kazanmıştı; saçsız başa “kabak”, anlamsız bir söze de “kabakça” deniyordu.
***
Eskiden köy kahvelerindeki bekâr erkekler arasında şöyle şakalaşmalar da oluyordu:

Kabak da pişti tuz ister,
Benim canım kız ister,
Kız olmazsa dul olsun
Şeftalisi bol olsun.
***
Üstelik dün 30 Ağustos Zafer Bayramı’ydı, yani değişik bir deyimle Kışla Bayramı...
Kemalettin Kami, hamasi şiirlerinden birine şöyle başlıyordu:

Yirmi altı Ağustos gece sabaha karşı
Topların çelik ağzı çaldı bir hücum marşı
***
Ata’nın ünlü ilkesi, “Yurtta sulh, cihanda sulh” da havada kalmıştı; 30 yıldan bu yana ne yurtta sulh vardı, ne cihanda.
***
10.5.1977 tarihli Hürriyet gazetesinde imzasız çıkmış bir fıkra:
“Vurulmuş, ezilmiş, parçalanmış bahtsız birinin kimlik tespiti yapılıyordu.
Doktorlardan biri:
- Mutlaka Ankaralı siyasetçilerden biri olacak şu, dedi.
Yanındakiler:
- Nereden anladınız, diye sordular.
Doktor parmağıyla göstererek şu cevabı verdi:
- Baksanıza ar damarı çatlamış.”
***
Madem dün 30 Ağustos’tu. Zafer Bayramı eskisi kadar gösterişli kutlanmasa da, yine kutlayanlar olmuştu kışlalarda.
Kutlu olsun.